“Hızlı başarısız ol, hızla ilerle” (Fail Fast, Fail Forward) mantığını sıkça duymuşsunuzdur. Özellikle milenyum evereninde, bu yaklaşım başarısızlıkların bir öğrenme fırsatı olarak görülmesini teşvik ediyor. Ancak bu felsefenin her zaman doğru bir rehber olmadığını düşünüyorum. Başarısızlık, evet, öğretici olabilir ama aynı zamanda iyi düşünülmemiş planlar ve yetersiz hazırlıkların bir sonucu da olabilir. Peki, gerçekten başarısızlıktan kaçınmanın yolları neler? Hadi gerçeklerden bahsedelim.

İzole Olma

Başarısızlıkla yüzleşmek her zaman kolay değil. Ama bazen ondan kaçınmanın yollarını, bazen de üstesinden gelmenin çözümlerini bulmak için kendime küçük kaçış alanları yaratıyorum. İşte bazı kişisel yöntemlerim:

Kulaklıksız Yürüyüşe Çıkmak: Çoğu zaman kulaklık takarak yürürüz; müzik, podcast ya da dış dünyayı tamamen izole eden sesler. Ama ben bazen kulaklıklarımı bırakıyorum. Sokakların, doğanın ya da şehir gürültüsünün seslerini dinlemek zihnimi temizlememe yardımcı oluyor.

Araba ya da Bisikletle Kısa Kaçamaklar: Dışarı çıkıp birkaç kilometre yol almak, ister bisikletle ister arabayla olsun, bana büyük bir zihin açıklığı sağlıyor. Yeni fikirler, çözüm yolları ya da yazılarım için ilham genelde bu yolculuklar sırasında geliyor.

Kitap Okuma Alışkanlığı : Düzenli olarak kitap okumak, hem bilgi birikimini artırır hem de zihinsel ufkunuzu genişletir. Okuduğum her kitap, sadece işime katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda daha sağlam ve derin fikirler oluşturmama da yardımcı oluyor.

Yazmak ve Aromaterapi : Yazmak benim için bir tür terapi. Özellikle rahatlatıcı aromaterapi mumları eşliğinde yazdığımda, zihinsel bir denge buluyorum. Yazı, hem üretkenliğimin bir ürünü hem de bir kaçış noktası oluyor.

Derin Sebepler Falan

“Başarısızlıktan ders çıkar” demek kolay, ama asıl mesele bu durumu en baştan önleyebilmek. İşte uyguladığım bazı stratejiler:

1. Planlamayı Abartın: Her proje ya da yazı için detaylı bir yol haritası çıkarıyorum. Zamanla bu planlar otomatikleşiyor ve süreçler daha verimli hale geliyor.
2. Küçük Adımlarla Büyük Sonuçlar: Tek bir dev adımla başarıya ulaşmaya çalışmak yerine, küçük ama sürekli adımlarla ilerlemek genelde daha etkili.
3. Geri Bildirim Almaktan Çekinmeyin: Yazılarımda ya da projelerimde bir şeylerin eksik olduğunu hissettiğimde, çevremdeki insanlardan geri bildirim alıyorum. Bazen farklı bir bakış açısı, büyük hataları önleyebiliyor.

Sonuç: Her Zaman Daha İyi Alternatifler Var

Bahsettiğim prensip her zaman doğru bir rehber olmayabilir. Başarısızlık, çoğu zaman gereksiz risklerin alınması veya yeterli hazırlığın yapılmamasının bir sonucu olarak karşımıza çıkar. Bu durumla yüzlerce kez karşılaştım ve her seferinde, Deja Vu yaşadım bir nevi. Bu, zorluklarla doğrudan yüzleşmenin en etkili çözüm olmalı keza.

Oysa dikkatli planlama, kendine zaman tanıma ve zihni tazeleyerek yaratıcı süreçlere odaklanma, başarısızlığı en aza indirmenin en etkili yollarıdır.

Benim için yazmak, sadece bir iş değil, aynı zamanda bir yolculuk. Ve bu yolculukta başarısızlık değil, öğrenme ve gelişim öncelikli.